Pilotlar Kokpitte Yer Alan Düğmelerin Hepsinin Yerlerini ve Ne İşe Yaradıklarını Biliyorlar mı?

Uçak kokpitlerinin her bir santimetresinde bir sürü düğme, ekranlar, kollar, topuzlar kısacası göz korkutucu bir karmaşa var. Araştırmalara göre, yolcuların neredeyse %25’i aviafobia diye isimlendirilen uçuş korkusuna sahip ve bu korkunun alt başlıklarından biri de “kokpitteki yüzlerce düğme ve bunun yarattığı kontrolsüzlük hissiyatı” olarak geçmekte. Aslında bu yazıyı okuyan sizler de pek çok insan gibi aynı yere takıldığınız için ya da bu durumda bir kontrolsüzlük hissettiğiniz için şu soruyu kendinize soruyorsunuz “Kokpitteki bu karmaşanın daha kolay olması mümkün olamaz mı?!”. Acaba çoğu kokpit tasarımcısı, uçağın çalışması için bu kadar düğmeyi kullanarak durumu sancılı bir hale getirmeyi mi seviyor? Orasını başka bir yazıda ele alalım. Merak edenler tasarımların neden böyle olduğuna dair – “Kokpitte Neden Bu Kadar Çok Düğme Bulunur? isimli makaleyi inceleyebilir.  Burada kokpit kontrollerinin arkasındaki tasarım felsefesi biraz da olsa anlaşılabilir. Biz kendi konumuza geri dönelim. Pilotlar bu kontrol kaosuna hâkim midir?

Tabii ki evet. Pilotlar lisanslarını almadan önce kapsamlı bir eğitim alır ve oldukça zorlu sınavlardan geçerler. Ayrıca bu mesleği yaptıkları sürece hayatlarının sonuna kadar rutin olarak eğitim almaya devam ederler. İş dışında bile kendilerini sürekli güncel tutar ve geliştirmek için çaba sarf ederler. Pek çok mesleğe kıyasla pilotluk mesleği yaşam boyu daimi eğitimi ve kendini geliştirmeyi zorunlu kılar. Bu yüzden mesleğe ilk adım atıldığından itibaren uzun ve yoğun bir eğitim dönemi, pilotlarda yüksek sorumluluk ve dikkat gerektirir.

Doğal olarak bu uzun ve yoğun eğitim döneminde pilotlar, en kötü senaryolara karşı bile tüm sistemlerin nasıl kontrol edileceğini, kokpitte düğmelerin nerede olduklarını ve neyin ne işe yaradığını öğrenirler, konularına fazlaca hâkimdirler. Yıllar içinde kazandıkları tecrübe ile de tıpkı bir refleks kazanmış gibi otomatik olarak uçaktaki her şeyi rahatlıkla ve farkındalıkla kullanabilme kabiliyetine sahip olurlar.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir