Pilotların Havada Tanık Olduğu En İlginç Manzaralar

Pilotlar, uçaklarla uçarken benzersiz bir bakış açısına sahiptir. Pembe göller ve dikdörtgen şekilli buzdağları gibi çarpıcı doğal manzaraların en büyük şahidi olan pilotlar bazen UFO’ları gördüklerini söylerler, bazen ise dönen kasırgalar üzerinden uçtuklarını iddia ederler.

Peki, siz pilotların havada ne tür sıra dışı nesneler gördüğünü hiç merak ettiniz mi?

İşte pilotların uçarken gördüğü sıradışı manzaralar 🙂

UFO

Bazı pilotlar UFO’ları gördüklerini iddia ediyor. Sizin bir UFO olduğuna dair inancınız olmayabilir, ancak bazı pilotlar bu konuda ısrarla havada bir şey gördüklerini belirtiyorlar.

Bu olay da çok yeni değil. Pilotlar, onlarca yıldır UFO’ları (yani tanımlanamayan uçan nesneler) gördüklerini iddia ettiler. Gözlemler genellikle parlak ışıklar veya oluşumlarda uçan nesnelerden oluşmuştur. Bunlardan en sansasyonel olanı örneğin, Haziran 1947’de pilot Kenneth Arnold, Washington’daki Rainier Dağı üzerinde uçmakta olan parlak mavi cisim gördüğünü söylemiştir. Kasım 2018’de ise pilotlar, İrlanda kıyılarında UFO’ları gördüklerini bildirmiştir.

Fazlaca söylentiler sebebiyle, özellikle ABD hükümeti yıllar boyunca bu tanımlanamayan nesneleri incelemiştir, ancak bu UFO’ların uzaylılardan ziyade rutin askeri testlerin, aldatmacaların veya göz yanılmalarının sonucu olduğu kanısına varmıştır.

Kasırgalar

Aşağıdaki uydu görüntüsü, 13 Eylül 2018 Perşembe günü Amerika Birleşik Devletleri’nin doğu kıyısındaki Florence Kasırgası’nı göstermektedir. Evet, pilotlar kasırgaların üzerinden uçarlar. Ticari uçuşlar genellikle havada bir kasırgadan daha yükseğe çıkabilir, bu nedenle uçaklar kasırgaların üzerinden uçabilir. Modern teknoloji ile donatılmış bir uçağın bir kasırganın üzerinde uçması herhangi bir sorun yaratmaz.

Floransa kasırgası uydu görüntüsü 2018

Dikdörtgen Buzdağları

Böyle bir buzdağının görülmesi alışılmadık bir durumdur. NASA pilotları, kuzey Antarktika Yarımadası üzerinde uçarken dikdörtgen şeklinde buzdağları görmüş ve resmetmiştir. Bu tür buzdağları kasıtlı olarak kesilmiş gibi bir görünüme sahiplerdir ve nadiren görülürler. Dikdörtgen buzdağları üzerinde uçan bir pilot bir dergiye deneyimini şöyle anlatmıştır – “Oldukça ilginç geldi; genellikle düz kenarlı buzdağları görüyorum, ancak daha önce bunun gibi dik açılarda iki köşeli buzdağlarını gerçekten görmemiştim.”

Dikdörtgen Buzdağları

Pembe Göller

Bazı şanslı pilotlar günlük işlerinin bir parçası olarak pembe göllerin üzerinden uçarlar. O kadar çok insan pembe gölleri görmek istiyor ki, hal böyle olunca şimdilerde üzerlerinde doğal uçuşlar sunuluyor. En ünlüsü ise Batı Avustralya’daki Hillier Gölü’dür.

British Columbia, İspanya ve Kanada’da da pembe göller vardır. Bu göller, pembe rengini karotenoid yapan algler veya organik pigmentlerden, ve de suyu pembeye çeviren yüksek tuzluluk seviyesinden alır. Ayrıca pembe göller, yerel halkın toplayıp kullanabileceği kadar büyük miktarda tuz üretir.

Jeoglifler

Jeoglifler yalnızca havadan görülebilir. Jeoglifler, antik dönemde insanlar tarafından yapılmış yer motifleri, toprağa yapılmış yer çizimleri, kısacası doğal manzaraya inşa edilmiş tasarımlardır. Çoğu jeoglifler büyük haçlar, kareler ve halkalardır. Bazı jeoglifler 1.300 fit genişliğinde olabilir. Bu ilginç yapısal tasarımlarla Kuzey Kazakistan, Rusya, Brezilya ve Peru’da sıklıkla karşılaşılır.

Yıldırım

Bir uçağa yıldırım çarpması durumu nadir yaşanmaz. Olası bir durumdur. Ancak endişelenmenize gerek yok. Uçak, elektriği ileten alüminyumdan yapılmıştır ve tasarımları yıldırım akımının uçağın dışında kalmasını sağlar. Tabii belirtmekte fayda var ki; bazı özel uçaklar, ticari uçaklarla aynı malzemelerden yapılmadığından, bu uçakları kullanan pilotların gök gürültülü fırtınalara yaklaşırken dikkatli olmaları gerekir. Bu konu hakkında detaylı bilgiyi bu yazıda bulabilirsiniz > Uçağa Yıldırım Düşerse Ne olur?

Gökkuşağı

Bazı pilotlar gökkuşağının üzerinden uçtuklarını iddia eder. Ancak bu teknik olarak imkansızdır. Pilotlar gökkuşağının üzerinde uçtuklarını iddia etseler de, fizik yasaları bunun mümkün olmadığını söyler.

Güneş ışığı suya çarptığında gökkuşakları oluşur. Su, ışığı çeşitli renklerine bölerek 42 derecelik bir açıyla yansıtır. Gökkuşağı yalnızca bu tutarlı açı korunduğunda görüldüğünden, önünüzde bir gökkuşağı görüp onun üstünden uçmak imkansızdır.

Balonlar

Balonlar yüksek rakımlarda ortaya çıkabilir. Yüksek irtifa balonları, uçuş sensörlerini engelleyebildikleri ve başka sorunlar yaratabildikleri için pilotlar ve havaalanları için genellikle sorun yaratır. Bu yüzden kesinlikle pilotun uçuş ortasında göz hizasında görmek isteyeceği bir şey değildir.

Bir keresinde Londra üzerinde bir yolcu uçuşu, şehrin 10.000 fit üzerinde uçarken, bir helyum balonuna çarpmıştır, bu durumun uçak üzerinde herhangi bir olumsuz etkisi olmasa da, dikkat dağıcı bir etki yaratabilir.

Dronelar

Pilotlara göre dronelar yani nam-ı diğer ‘insansız hava araçları’ uçaklara biraz fazla yaklaşıyor. Aslında bu uçan gözler için katı yasalar mevcuttur, ancak bunlara uymayanlar da vardır.

Pilotlar, droneların uçaklarına çok yaklaştığını çoğu kez belirtir. Özellikle bu yılın başlarında Londra’da bir pilot, uçağın sadece 20 fit altında uçan bir drone tespit ettiğini bildirmiştir. Bunun katiyen kanunlarla yasak olduğu belirtilmiştir.

Uçaklarda dronelar için katı düzenlemeler vardır. Bir drone insanların veya yapıların 50 metre yakınına veya havaalanlarının bir kilometre yakınına gelemezler ve de 400 fitten yükseğe çıkamazlar. Emin olun, bir drone’un ne amaçla kullanıldığını tahmin edemezsiniz. Bu yeni nesil teknoloji tehlikeye fazlasıyla eğimlidir.

Kaynak:

  • insider.com
  • edition.cnn.com

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir